Alerji Testi ve Alerji Terapileri

Alerji Nedir?

Bağışıklık sistemimizin, zararlı olmayan maddeleri zararlı gibi kabul edip verdiği aşırı reaksiyonlara alerji denmektedir. Bazı durumlarda vücudumuz polenler, kedi veya köpek tüyü, ev tozu, iş yerindeki tozlar gibi yabancı maddelere karşı duyarlılık gösterirken, aşırı duyarlılık olan kişilerde vücudumuz faydalı maddelere de tepki verebilmektedir. Bunun en güzel örneği, bu kişilerin yumurta, süt gibi besinlere de alerjik reaksiyonlar göstermesidir.

 

Biorezonans Nedir? Faydası Nasıl Olur?

Biyofrekans Almanya’da geliştirilmiş bir teknoloji olmakla birlikte, 90'dan fazla ülkede uygulanan etkili bir terapi yöntemidir. 

Ev tozu akarı, polenler gibi alerjenlerin, virüs, bakteri, mantar benzeri mikroorganizmaların kendilerine özgü frekansları vardır ve vücudumuzda birer elektromanyetik alan oluşturarak metabolizmamızın titreşim ahengini bozarlar. Bu da çeşitli hastalıklara ve alerjilere neden olmaktadır. Biorezonans, bu alerjen maddelerin vücuttaki patolojik frekansını sıfırlamayı ve vücuda güçlendirilmiş normal fiziksel frekanslar vermeyi sağlayan bir yöntemdir.

Terapilerden önce mutlaka geniş kapsamlı bir alerji testi yapılmalıdır, bunun sebebi basit gibi görünen alerjilerin bile temelinde çok farklı sebepler olabilmektedir. Ve bu sebepler alerji testi ile doğru belirlenip ortadan kaldırılmazsa alerjilerin önüne geçilmesi kalıcı olamamaktadır.

 

---

Biorezonans yöntemiyle basit alerjilerden alerjik astım ve alerjik egzamaya kadar çeşitli terapiler yapılabilmektedir. Alerjilerin gerçek sebebini anlamak için terapilerden önce mutlaka geniş kapsamlı bir alerji testi yapılmalıdır.

---

 

ALERJİ TESTİ

Biorezonans yöntemiyle, parmağınızdan alınan yalnızca birkaç damla kan örneğinde, aşağıda ana başlıklarını bulabileceğiniz ve alerjik reaksiyonlara sebep oluşturabilecek 6.400 maddenin testi yapılabilmektedir. Tek bir testle, aşağıdaki başlıkların hepsine aynı anda bakılmaktadır:

→ Alerjenler, Alerji Testi (ör. ev tozu akarı, ofis tozu, polenler, kedi tüyü & köpek tüyü alerjisi, güneş alerjisi...)

→ Gıda intolerans testi ve Besin Alerjileri (ör. inek sütü, buğday, şeker, yumurta, çilek, histamin...)

→ Kimyasal Maddeler (ör. formaldehit, benzin türevleri, temizlik maddeleri...)

→ Ağır Metaller (ör. parfümlerin vücudumuza yüklediği alüminyum, amalgam dolgu kaynaklı cıva...)

→ Mantar Enfeksiyonları (ör. bağışıklık sistemini yoran Candida Albicans, Aspergillus küf mantarı...)

→ Virüsler (ör. Herpes, kilo almaya yol açan Adenovirüs 36, Epstein-Barr Virüs EBV...)

→ Bakteriler (ör. mycobacterium, camplobacteri...)

→ Parazitler (ör. kıl kurdu oxyuris, akciğer kelebeği, fasciolopsis...)

→ Gıda Katkıları (ör. E310, E339, E340, E620...)

→ Çevresel Toksinler

---

 

ALERJİ TERAPİLERİ

Alerji testi sonuçlarınız çıktı, ve artık alerjilerinizden kurtulmak istiyorsunuz. 

Biorezonans terapileri, kan testi sonuçlarına göre, tamamen kişiye özel olarak oluşturulur. Haftada bir gün belirlendikten sonra terapilere başlanır ve ileri teknoloji biyofrekans cihazlarının da yardımıyla alerjinize göre çeşitli programlar uygulanır.

Her uygulamadan önce vücudunuza elektrotlar bağlanır, siz oturarak veya rahat halde yatarken, bu elektrotlar aracılığıyla frekans bilgileri iletilmeye devam eder. Terapi sırasında negatif bir şey (ağrı, acı vb.) hissetmezsiniz ve tamamen doğal frekans verileri esas alındığı için terapilerin hiçbir yan etkisi söz konusu olmaz.

Örnek olarak ev tozu akarı ya da ofis tozu gibi alerjenlere karşı yapılan terapiler sonrasında, kişi normal hayatına alerji semptomları yaşamadan devam edebilir. Terapilerin ardından vücudumuz alerji yapan maddeleri normal frekans kodunda algılamaya başladığı için artık rahatsızlık oluşmaz.

Alerji testi sonucunda yumurtaya alerjisi olan bir kişi,  terapi süresince yumurta ve yumurta içeren gıdalara karşı diyete tabi tutulur ve bu süre içerisinde biorezonans terapileri uygulanır. Belirli aralıklarda yapılan testlerde yumurta alerjisi geçtiğinde, kişi tekrar bu ürünü tüketmeye başlayabilir.

Başka bir örnek de inek sütü alerjisidir, ülkemizde oldukça yaygın ve genellikle fark edilemeyen bir alerji türüdür. Bebeklik çağında alerji testi yapılmazsa ağlama krizlerine, kramplara, egzamaya, pişiklere neden olabilir; yıllar geçtikçe bu akut şikayetler azalır, form değiştirip alerjik rinit, astım semptomları vermeye başlar. Terapiler sonrasında yapılan testlerde inek sütü alerjisi geçtiğinde, kişi tekrar inek sütü ve ürünlerini (peynir, yoğurt, tereyağ..) tüketmeye başlayabilir.